Ankara Vali Yardımcısı Dr. Ayhan Özkan, Ankara Üniversitesi Elmadağ Meslek Yüksekokulu öğrencilerine, kötü alışkanlıkların önlenmesinde duygusal zekânın önemini anlattı.

Özkan’ın Elmadağ Meslek Yüksekokulu Konferans Salonu’nda verdiği konferansa; Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Elmadağ Kaymakamı Alper Tanrısever, rektör yardımcıları, MYO yöneticileri, ilçe protokolü ile öğrenciler katıldı.

İnteraktif şekilde gerçekleşen konferansta Özkan, yeni aile düzeninde bireyin yalnızlaştığını; sevgi ihtiyacı, saygı ihtiyacı ve kendini ifade etme ihtiyacından yoksun kalan bireyin başka yerlere sığındığını ifade etti.

Aile içerisinde bireyin profilinin de değişmeye başladığını aktaran Özkan, “Kadın-erkek ilişkileri, anne-baba-çocuk ilişkileri değişmeye başladı. Kadim kültürümüzden çok uzaklaşmaya başladık. Bu aile içerisinde yetişen gençlerin profili de değişmeye başladı. Şehir hayatında artık birey yalnız. Sığınacağı liman yok. Bu boşlukların doldurulması lazım. Başkaları doldurmadan bizim doldurmamız lazım” ifadelerini kullandı.

“Duygusal Zekâ Aspirin Gibidir”

Salonda bulunanlara “Duygusal zekâ nedir?” sorusunu yönelten Özkan, şöyle devam etti:

“Duygusal zekâ bütün kötü davranışlarımıza ilaç gibi bir şey, aspirin gibi bir şey. IQ Allah vergisi, çok fazla geliştiremiyoruz ama duygusal zekâ geliştirilebilir bir şey. Kişinin kendisine kalmış bir şey ve toplumdaki statünüze göre, yaşınıza göre, coğrafyanıza göre, parasal gücünüze göre değişen bir şey. Coğrafyadan coğrafyaya değişir duygusal zekâ. Hakkari’deki birisinin duygusal zekâsı ile İzmir’dekinin duygusal zekâsı aynı değildir. Bir öğretmen çocuğu ile sıradan bir köylü vatandaşın duygusal zekâsı eş zamanlı gelişmez. Duygusal zekâ birey olmakla ilgili, insan olmakla ilgili, faydalı olmakla ilgili, katma değer üretmekle ilgili bir şey.”

Günümüzde toplumun muhatap olduğu sorunlarla baş etme yollarından birinin de duygusal zekâyı geliştirmek olduğunun altını çizen Özkan, “Kendinizi tanımak, duygularınıza hâkim olabilmek, içsel inanç kaynaklarınızı beslemek, karşı tarafın duygularını anlamak ve karşı tarafla güzel ilişkiler kurmak, bunu yaptığınız zaman toplumda her şey düze doğru gidecek. Onun için diyorum; duygusal zekâ aspirin gibidir” değerlendirmesinde bulundu.

Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar da konuşmasında Türkiye’nin bağımlılıkla mücadelesine dikkat çekti. Türkiye’nin tütünle mücadelesinin bir başarı hikayesi olduğunu belirten Ünüvar, tütünün diğer bağımlılıkların giriş kapısı olduğunu dile getirdi. Uyuşturucu kullananların yüzde 90’dan fazlasının mutlaka tütün kullandığını kaydeden Ünüvar, “Her tütün kullanan uyuşturucu bağımlısı olmuyor ama her uyuşturucu bağımlısının arkasında büyük çoğunlukla tütün var” şeklinde konuştu.

Uyuşturucuyla mücadelede gerek emniyet gerek jandarma gerekse sahil güvenliğin son derece önemli işler yaptığının altını çizen Ünüvar, “Çok yoğun bir şekilde uğraşılıyor. Ancak devlet ne tedbir alırsa alsın, hangi yolları kapatırsa kapatsın asıl yolu kapatacak olan bireyin kendisidir. Devlet herkesin içine bir polis, jandarma, güvenlik gücü koyamaz ama herkes kendi içine bir güvenlik bariyeri koyabilir. İşte o güvenlik bariyeri de kendi vicdanımız ve farkındalığımızdır” ifadelerini kullandı.

Elmadağ Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Aysuhan Ozansoy ise, gençleri kötü alışkanlıklardan koruma konusunda herkese görevler düştüğünü kaydetti.

Rektör Ünüvar, konferans sonunda, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu olan Vali Yardımcısı Özkan’a üniversitenin sembolünün yer aldığı tablo ve rozet hediye etti. Özkan, Ünüvar ve diğer protokol üyeleri daha sonra öğle yemeğini öğrencilerle birlikte yedi.

Yorumlar