• https://www.facebook.com/necdetunuvar
  • https://www.twitter.com/@necdetunuvar
  • https://www.instagram.com/necdetunuvar
  • https://www.youtube.com/channel/UCjxIt73RTZjCQlvxODKl-mQ
Ankara Üniversitesi İbni Sina Hastanesine İbni Sina Köşesi

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İbni Sina Araştırma ve Uygulama Hastanesinde, büyük hekim ve filozof İbni Sina’yı gençlere daha iyi tanıtmak amacıyla İbni Sina Köşesi açıldı.

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığının katkılarıyla Başhekimlik katında yaptırılan köşenin açılışı, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Atatürk Kültür Merkezi Başkanı Dr. Zeki Eraslan, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zehra Aycan, İbni Sina Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Atilla Aral, İbni Sina’nın “El-Kânûn Fi’t-Tıbb” isimli eserini günümüz Türkçesine çeviren Prof. Dr. Esin Kahya, rektör yardımcıları, dekanlar ve öğretim üyeleri ile hastane çalışanlarının katılımıyla gerçekleştirildi. Ünüvar, Eraslan ve Kahya, 6 ciltten oluşan eseri tek tek köşeye yerleştirdi.

 

Açılışın ardından, Hasan Ali Yücel Konferans Salonu’nda düzenlenen “Büyük Hekim ve Filozof İbni Sina” konferansına geçildi.

Rektör Ünüvar, konferansın açılış bölümünde yaptığı konuşmada, İbni Sina’yı gençlere tanıtmak gerektiğini kaydetti. Rol modellerinin günümüzde çok daha önemli olduğunu ifade eden Ünüvar, “Belki bizim çocukluk yıllarımızda da çok önemliydi ama bugün internet dünyasında, sınırların kalktığı bir dönemde çok daha önemli. Zira çocuklarımız, asla fiziki anlamda bir araya gelemeyeceği bir takım aktörleri çok rahatlıkla rol modeli olarak tayin etme ve onu kendisi için bir model olarak alma eğilimi ve riski var. Dolayısıyla kendi rol modellerimizi de tanımak ve tanıtmak zorundayız” dedi.

 

 

“Bir Şişe Mürekkep Bir Külçe Altından Daha Değerlidir”

İbni Sina’nın “Aletlerin en faydalısı kalemdir” sözünü hatırlatan Ünüvar, “Bir şişe mürekkep bir külçe altından daha değerlidir. Belki bir külçe altınla hayallerimizi gerçekleştirebiliriz ama o sizi tarihe mal etmez. Sizi tarihe mal edecek olan, o mürekkeple yazacağınız eserler. Nitekim İbni Sina’nın bir külçe altını olsaydı, biz muhtemelen İbni Sina’yı asla hatırlamayacaktık. İbni Sina belli ki o mürekkebe külçe altından daha fazla değer vermiş. Öyle ki 57 yaşında 200’ün üzerinde eser bırakmış. Tıpta, din ilminde, fıkıhta, edebiyatta. Belki de yayımlanmamış eserleri de olabilir. Dolayısıyla hakikaten bizim böyle rol modellerini yaşatmamız lazım” ifadelerini kullandı.

 

 

“İbni Sina Köşesini Daha da Zenginleştireceğiz”

İbni Sina’nın mikrobu tanımlayan belki de dünyadaki ilk kişi olduğunu vurgulayan Ünüvar, şöyle devam etti:

“Mikrobun dünyayı sarıp sarmaladığı bir dönemde, o mikrobun hastalandırdığı insanlarla ilgili en iyi mücadeleyi veren hastanelerden birisi İbni Sina Hastanesi. Gerçekten bütün doktorlarımız, hemşirelerimiz, laborantlarımız olağanüstü çalıştılar, çalışmaya da devam ediyorlar. Yoğun bakımlarda, polikliniklerde, farklı alanlarda müthiş işler yapıyorlar ve o küçücük mikrobun dünyayı sardığı bir dönemde onunla mücadele eden bir hastane. Ne güzel, bu kadar önemli işler yapan hastanenin adı da İbni Sina. Bu köşe burada böyle kalmayacak, daha da zenginleştireceğiz. İbni Sina Araştırma ve Uygulama Hastanesi ismi ile müsemma noktaya gelecekse, biraz da bu köşe sayesinde gelecektir.”

Atatürk Kültür Merkezi Başkanı Dr. Zeki Eraslan da kurum olarak tıp tarihi çalışmalarına özel önem verdiklerini dile getirdi. Yüzyıllar boyunca Avrupa’da ders kitabı olarak okutulan bir tıp eserini günümüz Türkçesine kazandırmanın, Prof. Dr. Esin Kahya sayesinde 2014 yılında Atatürk Kültür Merkezine nasip olduğunu aktaran Eraslan, bundan dolayı son derece mutlu ve gururlu olduklarını kaydetti.

İbni Sina Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Atilla Aral ise, İbni Sina’yı anmayı ve tanıtmayı kendilerine misyon edindiklerini belirterek, “İbni Sina’nın tanıtımına yönelik hazırlanan köşemizle birlikte artık biz bu hastanede ‘büyük hekim ve filozof’ demeden İbni Sina’nın ismini anmıyoruz” diye konuştu.

 

 

“Büyük Hekim ve Filozof İbni Sina” Konferansı

İbn-i Sina’nın 1014 yılında kaleme aldığı “El-Kânûn Fi’t-Tıbb” isimli 6 ciltlik eserin çevirisini yapan Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Esin Kahya, “Büyük Hekim ve Filozof İbni Sina” konulu konferans verdi. Hayatının yaklaşık 20 yılını İbni Sina’ya harcadığını ifade eden Kahya, “İbni Sina bıkmadan, usanmadan çalışan, yaptığı her işi çok iyi yapan mükemmeliyetçi bir bilim adamı. Ve bu da bir hekim için en güzel özellik” ifadelerini kullandı.

Rektör Ünüvar, programda, Atatürk Kültür Merkezi Başkanı Dr. Zeki Eraslan ve Prof. Dr. Esin Kahya’ya günün anısına plaket takdim etti.

 

 

  
374 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın