Dünyanın ve Ülkemizin en önemli halk sağlığı sorunlarından biri diyabet hastalığıdır.

Bir çoğumuz için 14 Kasım sıradan bir gün, ama bazıları için ise doğum günleri gibi unutmayacakları bir gün, 1921 yılında Kanadalı bir Doktor olan Frederic Banting bir çok hastanın hayatını değiştiren buluşu İnsulin’i buldu. Bilim adamının doğum günü 14 Kasım 1891 Dünya Diyabet Günü olarak değerlendirildi. Bu sebeple her yıl dünyada 14 Kasım  Halk, Medya ve Ülke yönetimlerinin dikkatlerini çekmek ve bilgilendirmek amacıyla Dünya Diabet günü olarak anılır. Kanadalı bilim adamı bu buluşu ile 1923 te Nobel Tıp Ödülünü aldı.

Dünyada 250 milyon insanın diyabet hastası olduğu tahmin ediliyor.

          
Dünyada bir çok insanın yaşamlarını değiştiren buluş olan insülin vücutta pankreastan salınan bir hormondur. Aslında insülin eşittir hayattır. Yokluğu yada eksikliği mutlaka insan hayatını olumsuz etkiler. Bunun sonucu şeker hastalığı olur.

           
 Bu hormon vücudumuzun iyilik meleğidir. Vücut yiyeceklerden aldığı maddeleri ayrıştırarak enerji kaynağımız glukoz’u oluşturur. Kanda fazla miktardaki glukoz’u ise pankreastan salgılanan insülin toplayarak glikojene çevirir ve ihtiyaç halinde kullanmak üzere Karaciğerde saklar.

           
İnsülinin çeşitli sebeplerden salınmaması yada az salınması Diyabet oluşmasının fizyolojik sebebidir.

           

Diyabet çağımızın hastalıkları arasında yerini aldı. Artan obezite , kalıtımsal faktörler hastalığı gün geçtikçe tetiklemekte ve hastalık görülme sıklığı artmaktadır. Hatta yaş skalasına bakıldığında her geçen gün hastalığın görüldüğü yaşların aşağıya doğru inmesi korkutucudur.

          
Diyabet, Dünya Sağlık Örgütü’nün de öncelikle mücadele edilmesi gereken hastalıkları arasında yer almaktadır.   

           
Dengeli beslenme ve düzenli fiziksel aktiviteler bu sinsi hastalıktan korunmada alabileceğimiz en önemli tedbirlerin başında yer almaktadır.

           
Her sağlıklı insan ileride Diyabet Hastası olma yolunda adaydır.

       

Sağlık yaşamımızda ufak tefek değişiklikler yaparak, bu sinsi hastalıktan korunabiliriz. Zira bu değişiklikleri yapmaz isek ileri de daha büyük sıkıntılarla karşılaşabiliriz.

        
Diyabet hastaları yaşamlarında bir çok problemle karşılaşırlar. Hayatlarının enerji kaynağı bir anda düşmanları olur. Beyin sürekli tatlı yiyeceklere sizi yönlendirir ama, beden sağlığınız için tatlı yiyecekler tüketemezsiniz. Tedavi olunmaz ise sonucu çok ağır olur. Göz de körlük, böbrek yetmezliği, dolaşım sistemi hastalıkları vs liste uzayıp gidiyor ne yazik ki.

           
Diyabet bir son değil ama yaşam tarzımızı değiştirmemizi zorlayan bir hastalıktır.

           
14 Kasım tarihi dünyadaki tüm diyabet hastaları için doğum günü gibidir.  Sağlıklı insanlarında yaşamlarında durup düşünmeleri gerektiği önemli bir gün.

          

Sağlıklı insanlar olarak da yılda bir kez düzenlenen bu etkinliklere katılarak sağlığımızın kıymetini bilmeliyiz. Yılda bir defa da olsa kan glikoz seviyemizi mutlaka ölçtürmeliyiz.

Bu sene “Geleceğimizi Diyabetten Koruyalım” teması seçilmiş olup Sağlık Bakanlığımız ve ilgili kurumlarca çocuklarımız ve gençlerimiz bilgilendirilmektedir.

           
Bütün diyabetli vatandaşlarımızı sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir ömür diliyorum.